Bu asırda bazı insanlar Risale-i Nur Kuran-ı Kerim'in önüne geçirildiğini idda ediyor. (haşa) Bununla ilgili bu insanlara karşı cevabımız ve uslubumuz nasıl olmalı?

Bu gibi sözler eğer bir art niyet mahsulü değilse, Risale-i Nur'u tanımadan bilgisizce konuşmaktan kaynaklanan sözlerdir. Risale-i Nur Kur'an'ın manevi bir tefsiridir. Tefsir okuyan kişi, tefsiri Kur'an'ın önüne geçirmiş olmaz. Kur'an'ı daha doğru, daha iyi anlamış olur. 
Risale-i Nur, baştan sona kadar, Kur'an hakikatlerini ve Kur'an'ın nasıl büyük bir mucize ve hayat rehberi olduğunu anlatıyor. Risale-i Nur'dan iyi ders alan bir Nur Talebesi'nin Kur'an'a olan sevgisi zirveye çıktığı gibi, Nur Talebeleri Kur'an'ı hiç ellerinden düşürmez ve daimi olarak Kur'an okur ve daima hatmederler. Öne geçiyor olsaydı böyle olmaz, Kur'an'ın kıymetini anlamamaya ve onu ihmal etmeye sebeb olurdu. 
Risale-i Nur'un nasıl bir eser olduğunu  onu okuyup dinleyerek yakından tanıyanlar, sualde söylenen sözle onun hiç bir ilgisinin olmadığına şehadet ederler. 
Vesilelerin kıymeti vesile olduğu şeyle ölçülür. Risale-i Nur da insanları Kur'an'a yönlendiren, Kur'an ve hakikatleriyle buluşturmaya bir vesiledir. İşte günümüzde pek çok insanların Risale-i Nur'a verdikleri kıymet, tamamen Kur'an'a yaptığı kıymettar hizmetlerinden dolayıdır.