Arama sonuçları: 1129 sonuç bulundu.

On üçüncü mektubda üstadımız, ''bir dağın mağarasında ahireti düşünmekte iken ehl-i dünya zulmen beni oradan çıkarıp nefy ettiler. Halık-ı Rahim ve Hakim o nefyi bana bir rahmete çevirdi. Emniyetsiz ve ihlası bozacak esbaba maruz o dağdaki inzivayı, emniyetli ve ihlaslı Barla dağlarındaki halvete çevirdi'' diyor. Burada geçen ''ihlası bozacak esbaba maruz'' cümlesinden ne anlamalıyız?
"Madem fâni dünya hayatı, küçücük ve menfî milliyetin muvakkat menfaati ve selâmeti için bu harika fedakârlığı yapan Ermeni fedaileri karşımızda görünürler." ''Menfi milliyetin muvakkat menfaati'' ifadesi ne anlama geliyor izah eder misiniz? 
Filistin, Suriye, Arakan ve dünyanın dört bir yanında zulüm gören Müslüman kardeşlerimiz var. İman, Kuran davasını sahiplenmemek, tembel, gayretsiz şevksiz davranmak, rahatını lüksünü düşünmek; keyif peşinde koştuğu kadar Allah rızası için, hizmet için koşturmamak bu mazlum kardeşlerimize karşı mesul olmamızın sebepleri arasında sayılabilir mi? Yarın mahşer gününde bu kardeşlerimiz bizden hak dava...
"Bazı rivayetlere göre hiçbir mümin ölünceye kadar Allah’ı göremeyecektir (Müslim, “Fiten”, 95). Ashap mi‘rac münasebetiyle Resûl-i Ekrem’e, “Allah’ı gördün mü?” diye sormuş, o da, “Nurdur, nasıl göreyim?” veya, “Sadece bir nur gördüm” cevabını vermiş (Müslim, “Îmân”, 291-292), Hz. Âişe ise, “Muhammed’in Allah’ı gördüğünü söyleyen kimse yalan konuşmuş olur” diyerek Resûlullah dahil kimsenin dünyad...
"Eğer denilse, 'Bu dünyadaki musibetler, çirkinlikler, şerler, o ihatalı rahmete münâfidir, bulandırıyor.' El-cevap: Risale-i Kader gibi Nurun risalelerinde bu dehşetli suale tam cevap verilmiş." Bu soruya dehşetli denmesinin hikmeti ne olabilir? 
Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Kastamonu Lahikası adlı eserinde, İkinci Dünya Savaşı sırasında suçsuz yere öldürülen Hristiyan siviller için "şehid hükmündedirler" diyor. Ehli Sünnet inancına göre şehid sayılmak için müslüman olmak şart değil mi? Bu mevzuyu açıklar mısınız?
Müslümanların yaptıkları hataların cezasını çoğu kez bu dünyada görmeleri ve kâfirlerin cezasının ahirete ertelenmesinin sebebi nedir?
28. Lem'a'da, Zât-ı Zülcelâl'in dünyadaki mahlûkātın tedbîrine medâr dört arş-ı İlâhîsi var. Üçüncüsü ilim ve hikmet arşıdır ki; nûr unsurudur denilmektedir. Burayı misalle izah edebilir misiniz?
Ahirette hayvanların hesapları görüldükten sonra bedenlerinin toprak olduğunu ama ruhlarının baki kaldığını söylediğimiz biri "Hani cennette istediğimiz herşey verilecekti. Neden dünyada çok sevdiğim köpeğim benimle cennette olamaz. ben onu cesediyle sevmek istiyorum" demesine nasıl cevap verilebilir?
Kuran-ı Kerim'deki Ashab-ı Kehf gibi, bu dünyada insanın belirli süre uyutulup tekrar diriltilmesi mümkün mü? Bu yönde çalışmaları olan bilimin bu noktaya ulaşması mümkün mü?