Arama sonuçları: 322 sonuç bulundu.

Cenab-ı Hakk'ın kudreti hazır zamana mı tecelli eder, yoksa zamanın tamanına, geleceğe de tecelli etmiş midir? Mesela, peygamberimiz miracda geleceği ilmen mi gördü, yoksa kudretin yarattığı varlıklar şeklinde mi gördü?
Said Nursî Hazretleri'nin Mübarekler Heyeti adını verdiği talebeleri kimlerdir? İsim olarak liste yapılabiliyor mu?
Kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'de 6666 ayet var deniliyor.Oysa Kur'anın fihristinden bakıldığında 113 adet Besmele-i şerifi dahil edersek (Tevbe suresi besmelesiz başladığı için sayılmadı) 6250 ediyor. Bu duruma bir izah getiremediğimden sizlerin bilgisine başvurmayı ihtiyaç hissettim.
Bediüzzaman Hazretleri risalelerinde sıklıkla Kur'an'a hizmet edenlerin ilâhî bir inayet, bir koruma ve yardım altında olduklarından bahsediyor. Bu ilâhî koruma, kaza ve belalardan da tamamen korunacakları anlamına gelir mi?
"Kur’ân, kendi şakirtlerinin ruhuna öyle bir inbisat ve ulviyet verir ki, doksan dokuz taneli tesbihe bedel, doksan dokuz esmâ-i İlâhiyenin cilvelerini gösteren doksan dokuz âlemlerin zerrâtını, birer tesbih taneleri olarak şakirtlerinin ellerine verir, “Evradlarınızı bununla okuyunuz” der. İşte, Kur’ân’ın tilmizlerinden Şah-ı Geylânî, Rufâî, Şâzelî (r.a.) gibi zaatlar koca dünya mevcudatını, vir...
Kur'ân-ı Kerîmde Cennnet'ten söz edilirken "altından ırmaklar akar" tabiri çok kullanılıyor. Bunun nedeni ne olabilir. Niçin "içinde ırmaklar akar" denilmiyorda altından ırmaklar akar deniliyor?
Halktan bazıları Kuran-ı Kerim'i reddediyor ve bizden ilmi kanıtlar istiyorlar. Kuran-ı Kerim'in içinde bulunan fizik, kimya, biyoloji, jeoloji ve başka bilim dalları ile ilgili mucizeler nelerdir?
Kur’an-ı Kerim okumak ve hatim yapmak konusunda Üstad Bediüzzaman’ın şevklendirici sözleri ve kuran okumanın hikmet yönünü gösteren beyanatları var mıdır? Allah razı olsun.
Kur'an'da emir ve nehiy bildiren ayetlerde belagat, fesahat, cezalet gibi mucizevi özellikler var mıdır? Mesela Bakara Suresi 43. ayette namazın kılınması ve zekatın verilmesi emrediliyor. Benim aklıma "bir şeyi emretmek ve men etmek gayet basit kelimelerden oluyor, nasıl bu kelimelerde belağat, cezalet fesahat gibi mucizevi özellikler bulunabilir?" sorusu gelmektedir.
Kurandaki tevafuk, ilk olarak Kayışzade hafız osman efendinin ve akabinde Hüsrev Efendinin Kuran'ı yazmasıyla inkişaf etmiştir. Peki bu tevafukun bunca zaman sonra görünür hale gelmesinin hikmeti nedir? neden Kuranın nazil olduğu zamanlarda veya o zamana daha yakın bir vakitte bu tevafuklar aşikar olmadı ve gizli kaldı?