Arama sonuçları: 1071 sonuç bulundu.

"Sizin iki müthiş istibdadı kansız ve def'aten öldürmeniz harikulâde olduğundan ve şeriat-ı garrânın iki mucize-i garrâsını izhar ettiğinizden, zaifü'l-akide olanlara hamiyet-i İslâmiyenin kuvvetini ve şeriatın kudsiyetini iki burhan ile izhar eylediniz. Bu iki inkılâbın pahasına binler şehit verseydik, ucuz sayacaktık. Lâkin itaatinizden binde bir cüz'ü feda olunsa, bize pek çok pahalı düşer. Zir...
İlm-i ilahi ve levh-i mahfuzda insanın ruhu bedeni ağaçlar kainat vs. her şey maddi manevi vücutlu şekilde ve hayatlı bir şekilde var mıdır?
İlmi hürriyet deyince ne anlamalı? "Hürriyet-i ilmiye, cumhuriyet zamanında elbette kayıd altına alınamaz . (tarihçe-i hayat)" deniyor. İlimdeki hürriyet sonsuz mudur? Örneğin dinsiz felsefe ve nefsi tahrik eden yayınlarda hürriyet gibi
"Zira hayat-ı dünyeviyesine lazım olan amel iktidar cihetinde en edna bir serçe kuşuna yetişemez" izah eder misiniz?
Hem kainattaki alemlerin mizanı.. hem bu alem-i kebirin listesi.. hem şu kainatın haritası.. hem şu kitabı ekberin fezlekesi.. 11. Sözün ahirinde geçen insanın mahiyetine dair bu maddeler arasındaki farkı.. ve Fezleke , liste , harita , fihrist ..bunları insanın hayatından örneklerle.. ve son maddedeki kainata ve evkata takılan kemalâtın ahseni takvimi.. ibaresini açıklar mısınız?
İnsan'ın ve kainatın mahiyetini dikkate alarak, dinin insan hayatındaki yeri ve önemi nelerdir?
Peygamber Efendimiz giyim hakkında neler önermiştir? İçtima- i hayatta sarık sarmamız ve cübbe giymemiz şart mı? Hükmü nedir? Ehli tarikatten arkadaşlar dergah dışı insanlara giyinişlerinden dolayı Ehli dünya muamelesi yapıyor. konu ile ilgili açıklamalarınızı bekliyorum. 
“Sizin her birinizin yaratılışı annesinin karnında kırk günde derlenip toparlanır. Sonra böylece alaka olur. Sonra böylece mudğa olur. Sonra Allah (cc) bir melek gönderir ve ona dört sözle emreder: Amelini yaz! Ecelini yaz! Said mi, şaki mi olduğunu yaz! Sonra da ona ruh üflenir.” (Buhari) Bu hadise göre insan hayatta nasıl yaşayacağını kendisi mi belirliyor?
Risâle-i Nûr'da ""Her şey kaderle takdir edilmiştir. Kısmetine râzı ol ki, rahat edesin." şeklinde bir cümle geçmektedir. Kaderin ilim nev'inden olduğunu biliyoruz. Ancak burada takdir etmekten bahsediliyor. Takdir etmek ise, irade ve kudret ile olur. Halbuki, kader sadece bilmekti. İkisini nasıl tevfik edeceğiz. İkinci sorum ise: Bu hükmü hayatımıza nasıl tatbik edebiliriz. Çünkü geçmişte elde ed...
Günümüzde kadının içtimai hayat içinde bu kadar bulunması ve erkeklerin bulunduğu ortamlarda çalışması bidat mıdır? Eğer bidatsa kadının yine yabancı erkeklerinde bulunduğu ortamlarda kapalı veya açık çalışmasının farkı var mıdır?