Arama sonuçları: 3114 sonuç bulundu.

Bana birisi şöyle bir şey sordu: "Allah'ın bizi yaratmasına ne gerek var ki, buna ihtiyacı mı var "dedi ben de Rabbimiz dilediğini yapar sana mı soracak dedim. Daha iyi bir cevap için sizlere sorayım dedim.
Allah'ın sıfatlarının ezeli ve mutlak olduğunu dolayısıyla bu sıfatlarda derece olmadığını biliyorum. Fakat gelecek henüz yaratılmış değilken Allah'ın geleceği işitmesini, görmesini ve bilmesini anlayamıyorum. Bir de ilim maluma tabidir kaidesine göre gelecek nasıl malum oluyor, daha doğrusu cüz'i iradenin neticesi Allah için nasıl malum olabiliyor? 
"Hâlık-ı Rahman-ı Rahim’in ilminde, meşhudunda, malûmunda baki kalmaklığın senin bekan için kâfidir." (Mesnei-i Nuriye) Meşhudunda , Malumunda baki kalmaklığı senin bekan için kafidir derken hem ilmi vücut, maddi, manevi, misal Hepsini mi kapsamaktadır ? Her şey hakikati ve aslı ile Hâlık-ı Rahman-ı Rahim`in ilminde var mıdır? 
Bediüzzaman hazetleri “Hâlık-ı Rahman-ı Rahim’in ilminde, meşhudunda, malûmunda baki kalmaklığın senin bekan için kâfidir.” diyor. Allah'ın ilminde malumatında baki kalmaklığın bize ne faidesi var. Zira vücud-u haricimiz yaratılmadan öncede Allah'ın ilminde yine var idik, ama kendimizden haberimiz yoktu. Varlığımızı vücud-u haricimiz yaratıldıktan sonra anladık. Üstadımızın bu ifadelerini nasıl ...
Allah insanları niçin yaratmıştır?
"Madem yapan bilir; elbette bilen konuşur." ifadesinde yapanın bildiği anlaşılabiliyor. Ancak bilen niye konuşacak? Bilenin konuşması zorunlu mudur? Yoksa bu ifadede kast edilen konuşmak için bilmenin şart olması mıdır? Kısacası Allah konuşmayı niye tercih etmiş?
Kulu istedi diye Allah razı olmadığı kötülüğü yaratıyorsa, Allah kendine haksızlık yapıpta mecburiyete düşmez mi? Allah razı olmadığı şeyi yaratarak kulunun isteklerine esir olmaz mı? Çünkü bizler razı olmadığımız şeyleri yaparsak, hem psikolojik olarak hem de kanunlara göre esir olduğumuz kabul ediliyor. Allah kötü şeyleri yarattığı için, kötü olarak sorumlu tutulmuyorsa, o zaman razı olduğu iyi ...
Cenab-ı Hakk'ın kudretinin nihayetsiz olması nedeniyle onun için yaratma faaliyetlerinde zorluk-kolaylık kıyaslaması yapamayacağımızı biliyoruz. Peki Rum Suresi 27. Ayettteki "Hem O, (ilk olarak mahlûkatı) yaratmaya başlayan, sonra onu (o yaratmayı âhirette tekrar) iâde edendir. Bu O’na daha kolaydır." ifadesi nasıl anlaşılmalıdır?
Bir gün Medine sokaklarında hz. Muhammed ashabı ile dolaşıyormuş. Bir kadın, karşılarına çıkmış ve evini şereflendirmeleri için kendisine and verip ricada bulunmuş bu yürekten daveti kabul edip eve girmişler bakmışlar ocakta ateş yanmakta ve çocuklar bunun etrafında oynamaktalar kadın şöyle sormuş: Ey Allah'ın resulü Allah mı kullarına daha merhametlidir, yoksa ben mi çocuklarıma daha merhametliyi...
Allah rızası nedir? Neden bu kadar ehemmiyet veriliyor? Bir şeyi nasıl sırf Allah rızası için yapabiliriz?