Soru

Sünnete Uygun Uyku Adabı

Sünnete uygun uyku adabı nasıldır? Sünnet olan uyku saatleri nelerdir?

Tarih: 2.05.2023 18:42:31
Okunma: 342

Cevap

Peygamber Efendimiz’in (asm) uyku adabı ve uyku sünnetleri nelerdir?

Peygamber Efendimiz (asm) uyumadan önce muhakkak abdest alırdı

“Resulullah (asm) uyumak istediği zaman namaz abdesti gibi abdest alırdı.”[1]
“Yatağına girmek istediğin zaman eğer abdestin yoksa aynen namaz için aldığın abdest gibi bir abdest al.”
“Yatağına abdestli olarak girince yastığı sağ tarafına al.”[2]

Peygamber Efendimiz (asm) uyumadan önce üç mil sürme çekerdi

Nebi (asm) her gece uyumadan önce sürme taşıyla her bir gözüne üç mil sürme çekerdi.[3]

Peygamber Efendimiz (asm) yatmadan önce muhakkak dua ederdi

Fahr-i Kâinat Efendimiz (asm), uyumadan önce ve uyandıktan sonra daima dua etmişlerdir. O’nun (asm) duasız uyudukları ve uyandıktan sonra duasız kaldıkları vaki değildir.
Hz. Peygamber’in (asm) zevcesi Hafsa’dan (ra) rivayet edildiğine göre:
Resulullah (asm) uyumak istediği zaman sağ elini sağ yanağının altına koyup sonra üç defa:
“Ey Allah’ım, kıyamet günü kullarını hesaba çekmek üzere tekrar dirilttiğinde beni azabından koru.” diye dua edermiş.[4]
Peygamber (asm) uyumak istediği zaman:
“Ey Allah’ım, senin isminle ölür, senin isminle dirilirim” derdi. Uykudan uyanınca da: “Bizi öldürdükten sonra tekrar dirilten Allah’a hamd olsun. Yaratıkları öldükten sonra diriltmek de O’na mahsustur” derdi.[5]
“Biriniz yatağına girmek istediği zaman yatağını önce gömleğinin iç ucuyla bir silksin. Çünkü o daha önce o yataktan kalktığı zaman yatak üzerinde kendi yerine tozdan topraktan ve haşerelerden nelerin yerleştiğini bilemez. Sonra sağ tarafı üzerine yatsın ve: “Ey Allah’ım! Yanımı ancak senin isminle döşeğe koydum, onu ancak senin isminle kaldırırım. Eğer nefsimi öldürüp de yanında tutarsan ona merhametle muamele et. Eğer öldürmez de tekrar bu âleme gönderirsen salih kullarını koruduğun şeylerle onu da koru! desin.”[6]
“Yatağına girmek istediğin zaman eğer abdestin yoksa aynen namaz için aldığın abdest gibi bir abdest al, sonra sağ tarafının üzerine yat ve:
“Ey Allah’ım, ben yüzümü sana teslim ettim, işimi de sana havale ettim, azabından korkarak ve sevabını umarak bütün işlerimde sırtımı sana dayadım. Senden kurtulup sığınılacak ancak sen varsın, indirmiş olduğun kitabına ve göndermiş olduğun nebine iman ettim diye dua et. Böyle yaptığın takdirde ölürsen İslâm üzere ölürsün. Bunlar son sözlerin olsun.” (Ebu Davud)
"Kim yatağına abdestli olarak yatıp uyku basıncaya dek Allah'ı zikrederse, gecenin herhangi bir saatinde kalkıp Allah'tan gerek dünya ve gerekse ahirete ait ne isterse Allah mutlaka ona istediğini verir."[7]

Peygamber Efendimiz (asm) uyumadan önce “Kâfirun Suresini” okumayı tavsiye etmiştir

“Yatağına yattığın zaman “Kafirun Suresini” bir defa oku. Bitirince uyu. Çünkü o, şirkten beraat etmektir” buyurmuştur.[8]

Peygamber Efendimiz (asm) yatağına girdiği zaman “İhlas, Felak, Nas Surelerini” okuyarak mübarek avuçlarına üfler, tüm vücuduna sürerdi

Hz. Aişe’den (ra) rivayet edildiğine göre: “Hz. Peygamber (asm) her gece yatağına girdiği zaman avuçlarını birleştirir, sonra onlara üfürerek içlerine, “İhlas, Felak ve Nas” surelerini okur, sonra ellerini cesedinden erişebildiği yerlere sürermiş. Önce, onları başına yüzüne ve cesedinin ön kısmına sürmekle işe başlar ve bu işi üç defa tekrarlarmış.”[9]

Hz. Peygamber’in (asm) Hz. Fatıma ve Hz. Ali’ye (ra) tavsiye buyurduğu zikirler

Hz. Ali (ra) dedi ki: Hz. Fatıma (ra) değirmen taşından meydana gelen elindeki rahatsızlıktan Hz. Peygamber’e (asm) acınmıştı. Bu sırada Hz. Peygamber’e (asm) bazı esirler getirilmişti. Bunun üzerine Hz. Fatıma (ra) bir esir istemek üzere Hz. Peygamber’e (asm) geldi fakat evinde olmadığı için kendisini göremedi. Bu geliş sebebini Hz. Aişe’ye (ra) bildirdi. Hz. Peygamber (asm) gelince Hz. Aişe, Hz. Fatıma’nın (ra) geldiğini ve sebebini kendisine haber vermiş. Bunun üzerine Hz. Peygamber (asm) bize çıkageldi. Biz yataklarımıza yatmıştık. Biz kendisini karşılamak için yataklarımızdan kalkmaya davrandık.
“Yerlerinizde durun!” dedi ve aramıza oturdu. Hatta göğsümün üzerinde ayaklarının serinliğini hissettim. Hemen arkasından:

“Size istediğinizden daha hayırlısını göstereyim mi? Yataklarınıza yattığınız zaman otuz üç defa “Sübhanallâh”, otuz üç defa “Elhamdülillâh”, otuz dört defa da “Allahü Ekber” deyiniz. Bu sizin için bir hizmetçiden daha hayırlıdır.”[10]

Peygamber Efendimiz (asm) yatsı namazını kıldıktan hemen sonra yatardı

Fahr-i Kainat Efendimiz (asm), yatsı namazından önce yatmazlar, namazdan sonra da oturmazlardı. Ancak düğün merasimi olması, misafir bulunması ve teheccüd namazını kılması gibi hallerde, duruma göre geç yatarlardı.[11]

Peygember Efendimiz’in (asm) yatağı çok hafif ve ince idi

Resulullah (asm) daima sağ tarafına yatar ve sağ elini yanağının altına koyarak uyurdu. Sefere çıkıp gecenin ilk yarısında konakladığı yerde istirahat edip uyursa o zaman sağ kolunu yukarı doğru uzatır, rahat uyumak için yüzünü kolunun üzerine yaslardı. Uyku sırasında az miktarda horultu sesi gelirdi.
Altına bir şey serme adeti yoktu. Bazen basit bir döşek üzerinde, bazen bir deri üzerinde, bazen hasır üzerinde, bazen de çıplak toprak üzerinde uyurdu.[12]

“Yatağı çok hafif, ince idi. Yattığı zaman (ayaklarını değil) baş tarafına mescide yönelirdi.”[13]
Hicret'in 9. yılında, Yemen'den başlayarak Suriye'ye kadar İslâm devletinin hakimiyeti vardı. Bu devletin Mutlak Hâkimi’nin evinde (asm) sadece tahtadan bir divan ve deriden, kurumuş bir su tulumu vardı.[14]
Yatağı bir kilimden ibaretti. Bazen içine hurma lifleri doldurulmuş deri yüzlü bir yatak olurdu, bazen ikiye katlanmış bir kumaştan ibaret bir yatak olurdu. Hz. Hafsa (ra) şöyle anlatıyor:
Bir gece ben Allah Resulü (asm) rahat etsin diye kumaşı dörde katlayarak altına serdim. Sabah kalkınca memnuniyetsizliğini belirtti.[15]
Hz. Aişe (ra) şöyle der: "Allah Resulü çoğu kere: "Dünyada insan için bir yolcunun yol azığı olarak yanına aldığı şey kadarı yeterlidir" buyururdu.

Bir gün hasır üzerinde dinleniyordu. Kalktığında hasıra gelen yanı üzerinde hasır izlerinin çıktığını gören insanlar:
"Ey Allah Resulü! Bir yatak yaptırıp getirelim mi?" diye sorunca Hz. Peygamber (asm):
"Benim dünya ile ne alakam var? Dünya ile ilişkim; yolculuk sırasında kısa süre dinlenmek için rastladığı bir ağacın gölgesinde oturan, sonra orayı terk ederek çekip giden bir yolcunun o ağacın gölgesiyle olan ilişkisi kadardır" buyurdu.[16]

Peygamber Efendimiz (asm) yüzü kıbleye gelecek şekilde sağ kolunun üzerine yatardı

Yatış şekilleri; sağ yanı üzerine yatma ve sağ elinin ayasını sağ yanağının altına koyarak uyuma şeklindedir. Kısa süreli istirahat yatışları ise sırt üstü uzanma şeklindedir.
Ümmü Seleme’nin (ra) aile fertlerinin birinden rivayet edildiğine göre: “Hz. Peygamber’in (asm) yatağının konumu insanın kabrine konuluşu gibiymiş. Mescit de baş tarafında kalırmış.”
Bu hadis-i şerif, Resul-i Zişan Efendimiz’in (asm) yatağa yatarken aynen kabirde yatar gibi yüzü kıbleye gelecek şekilde, sağ kolu üzerine yattığını, yatağının da buna göre konmuş olduğunu ifade etmektedir.[17]

Peygamber Efendimiz (asm) yüzükoyun yatmayı uygun görmemiştir

Resulullah (asm) mescitte yüzükoyun yatmakta olan bir adamın yanına gidip ayağıyla dürterek: “Cehennem uykusundan kalk!” buyurdu.[18]
Yaiş Bin Tı’hfe Bin Kays (ra) demiştir ki: “Babam Suffe Ashabından (ra) idi. Bir gün Resulullah (asm) bizim ev halkına:
“Haydin bizimle beraber Aişe’nin evine siz de gelin!” dedi. Bunun üzerine tuttuk, Hz. Aişe’nin (ra) evine gittik. Hz. Peygamber (asm):
“Ey Aişe bizi doyur!” dedi. Hz. Aişe de (ra) içine et ve hurma katılmış ince bulgurdan yapılmış bir yemek getirdi onu yedik, sonra tekrar:
“Ey Aişe bizi doyur!” dedi.
Hz. Aişe de (ra) hurma, kavut, keş ve yağ karışımı güvercin eti kadar az bir yemek getirdi. Onu da yedik, sonra:
“Ey Aişe bizi sula!” dedi. Hz. Aişe de (ra) bir bardak süt getirdi. Onu içtik. Sonra tekrar:
“Ey Aişe bizi sula!” dedi. Küçük bir bardak dolusu süt daha getirdi. Onu da içtik. Sonra:
“İsterseniz burada uyursunuz, isterseniz mescide gidersiniz” dedi. Ben mescitte ciğer ağrısından dolayı yüzükoyun uzanmış yatarken, bir de baktım ki, bir adam ayağıyla beni dürtüklüyor. Bana: “Bu yatış Allah’ın öfkelendiği bir yatıştır” diyor. Baktım, bir de ne göreyim! Resulullah (asm) imiş.”[19]

Peygamber Efendimiz’in (asm) gözleri uyurdu ancak kalbi uyumazdı

“(Uyuyunca) Gözleri uyurdu, fakat kalbi uyumazdı.”[20]

Gece uykusundan kalkınca mutlaka dişlerini misvaklardı

“Gece uykusundan uyanıp, kalkınca mutlaka dişlerini misvakı ile temizlerdi.”[21]

Çorapla uyumanın dinen bir sakıncası yoktur. Ancak sıhhat noktasından tavsiye edilmemektedir.

Günlü uyku miktarı ve uyku vakitleri ile alakalı detaylı malumat için lütfen bakınız;

https://risale.online/soru-cevap/uyku-zamanlari

https://risale.online/soru-cevap/gunluk-uyku-miktari

https://risale.online/soru-cevap/kerahat-vakitleri-ve-uyku

https://risale.online/soru-cevap/uyku-2


[1] İbnü’l-Cevzi

[2] Ebu Davud

[3] Ahmed Bin Hanbel

[4] Ebu Davud

[5] Ebu Davud

[6] Ebu Davud

[7] Tirmizi

[8] Ebu Davud

[9] Ebu Davud

[10] Sünen-i Ebu Davud

[11] Peygamberimiz'in Şemaili

[12] Son Peygamber Hazreti Muhammed, Mevlana Şibli Numânî

[13] Cami’üs Sağir

[14] Buhari, Libas

[15] Tirmizi, Peygamberimiz'in Şemaili

[16] Tirmizi, İbn-i Mace

[17] Ebu Davud

[18] Buhari

[19] Ebu Davud

[20] Cami’üs Sağir

[21] Cami’üs Sağir


Etiketler

Alâkalı Sorular

Yorum Yap

Yorumlar