Arama sonuçları: 1729 sonuç bulundu.

Risalei Nur'da "henüz telif edilmemiştir" gibi ifadeler yer alıyor. Acaba bu telif edilmemeiş risaleler,  daha sonra telif edilecekler midir?
Üstadımız "ruh, cehennemde de olsa ebed isterim der" diyor. "Ademi asla istemez" diyor. Bu mevzuyu bir türlü kavrayamadık. Yok olmak cehennemde olmaktan daha makul geliyor. Ebedi azap yerine adem daha kolay gibi?
Değerli olmak için insanlara mesafeli davranmak gerektiği söylenir. Özellikle eşimin ailesine ağırdan almam daha mı değerli yapar beni? Ama bu tavır günah olmaz mı?
“Aleyke’ye bedel ‘ileyke’ nin zikri: Resul-i Ekrem (asm)'ın teklif edilen risalet (peygamberlik) vazifesini cüz'-i ihtiyarîsiyle haml ve kabul etmiş olduğuna ve bu hizmet Cibril tarafından görüldüğünden, Resul-i Ekrem'in (asm) daha yüksek olduğuna işarettir.” (İşaratü’l-İ’caz Tefsiri osmn. 42) Buradaki ifadeleri biraz açabilir misiniz? Özellikle bu hizmet Cibril tarafından görülmesi peygamberin y...
“Allah size şah damarınızdan daha yakındır” ile bizim ondan uzaklığımız nasıl anlaşılmalı? Bunun için bazen güneş misali de verilmektedir. Güneş bize yakın olduğu halde biz ondan nasıl uzak olabiliriz. Bir şey bir şeye yakın ise diğer şey de ona yakın olur ve diğerinin de uzaklığı söz konusu olamaz.? Yani “A” harfi “B” harfine yakın ise “B”nin de ondan uzak olduğu düşünülemez.? “B” de “A” ya yakın...
Bir büyüğüm Allah'ın bizlerin cennete veya cehenneme gideceğimizi bildiğini ve cehenneme gidecek olanların bu dünyada kendini kurtaramayacağını söyledi. Çünkü zaten cehennemlik hükmü konmuş, o zaman bu dünyanın yaratılma sebebi ahiretde bahanemiz olmama sımıdır? Ne anlamı kalıyor benim kıldığım namazların sabretdiğim anların? Çünkü zaten inşaAllah cennete girebileceksem, seviyem zaten belli. En al...
“Elbette o Zât-ı Vâcibü’l-Vücûd’un vücûb-u vücûduna ve kudsiyetine lâyık bir tarzda ve istiğnâ-yı zâtîsine ve gınâ-yı mutlakına muvâfık bir sûrette ve kemâl-i mutlakına ve tenezzüh-ü zâtîsinemünâsib bir şekilde hadsiz bir şefkat-i mukaddesesi ve nihâyetsiz bir muhabbet-i münezzehesi vardır. Elbette o şefkat-i mukaddeseden ve o muhabbet-i münezze­heden gelen hadsiz bir şevk-i mukaddes vardır. Ve o ...
Kuran tefsiri dinliyordum. Hoca diyorki Allah tekvini ayetleri birer işaret olarak ilahi kudrete işaret ettiğini görmemizi ister. Eğer işaretler kul tarafından görülmezse, kul, kalp gözü körlüğüyle suçlanır, iman mahrumiyetidir gibi şeyler söylüyor hoca... Ben tekvini ayetlere bakarak Allahın  kudretini göremiyorum. Allah korusun bu imansızlık mı oluyor, daha önemlisi kalp mührü mü oluyor? 
Bana birisi şöyle bir şey sordu: "Allah'ın bizi yaratmasına ne gerek var ki, buna ihtiyacı mı var "dedi ben de Rabbimiz dilediğini yapar sana mı soracak dedim. Daha iyi bir cevap için sizlere sorayım dedim.
Allah'ın sıfatlarının ezeli ve mutlak olduğunu dolayısıyla bu sıfatlarda derece olmadığını biliyorum. Fakat gelecek henüz yaratılmış değilken Allah'ın geleceği işitmesini, görmesini ve bilmesini anlayamıyorum. Bir de ilim maluma tabidir kaidesine göre gelecek nasıl malum oluyor, daha doğrusu cüz'i iradenin neticesi Allah için nasıl malum olabiliyor?