Soru

Tasarruf

Tasarruf nedir?

Tarih: 11.12.2009 00:00:00
Okunma: 4885

Cevap

Sözlükte, "İdare ile kullanmak, Sarfetmek, tutum,Sahib olmak, idare etmek, sahiblik, kullanma hakkı" manaları verilmiş.

Seyydi Şerif Cürcani Hazretleri, Tarifat namındaki ıstılah kitabında tasavvufî manasını şöyle açıklar:

"Bir velinin hayatta iken, veya ölümünden sonra, Allah'a nazı geçmesi dolayısıyla, dünya işlerinden bazılarını düzene koymasına ve kendisine baş vuranların arzularını yerine getirmesine derler."

Risale-i Nur'da evliyanın tasarrufu hakkında bazı bahisler vardır:

"Hazret-i Mevlânâ (Halid-i Bağdadî, Mevlana Celaleddin değil!) (K.S.) Hindistan'dan Tarîk-ı Nakşîyi getirdiği vakit, Bağdat dairesi, Şâh-ı Geylânî'nin (K.S.) ba'delmemat (ölümünden sonra), hayatta olduğu gibi tasarrufunda idi.

Hazret-i Mevlânânın (K.S.) mânen tasarrufu cây-ı kabûl göremedi (kabul etmedi). Şâh-ı Nakşibend'le (K.S.) İmam-ı Rabbanî'nin (K.S.) ruhaniyetleri Bağdad'a gelip, Şâh-ı Geylanî'nin ziyaretine giderek rica etmişler ki: Mevlânâ Hâlid (K.S.) senin evlâdındır, kabûl et. Şâh-ı Geylânî (K.S.) onların iltimasını kabûl ederek Mevlânâ Hâlid'i kabûl etmiş. Ondan sonra birden Mevlânâ Hâlid (K.S.) parlamış.

Bu vâkıa ehl-i keşifçe vâki ve meşhud olmuştur (görülmüştür). O hâdise-i ruhaniyeyi o zaman ehl-i velâyetin bir kısmı müşahede etmiş, bâzı da rü'ya ile görmüşler." (Sikke-i Tasdik-i Gaybî)

"Hazret-i Şeyhin (Abdulkadir-i Geylani) vefatından sonra hayatta oldukları gibi tasarrufu ehl-i velâyetce kabûl edilen üç evliya-yı azîmenin en âzamı o Hazret-i Gavs-ı Geylânî'dir. Ve demiş:
­'Evvelkilerin güneşi battı. Bizim güneşimiz ise ebedidir.' fıkrasiyle ba'del-memat dua ve himmetiyle müridlerinin arkasında ve önünde bulunmasiyle, böyle hârika keramet-i acîbe ile meşhur bir zat..." (Sikke-i Tasdik-i Gaybî)

"Ferid makamına mazhar oldukları için, değil hususî bir memleketin kutbu, belki ekseriyet-i mutlaka ile Hicazda bulunan kutb-u a'zamın tasarrufundan hariç olduğu ve onun hükmü altına girmeğe mecbur değil. Her zamanda bulunan iki "İmam" gibi, onu yâni kutb-u a'zamı tanımağa mecbur olmuyor." (Sikke-i Tasdik-i Gaybî)

"Gavs-ı A'zam (Şeyh Abdulkâdir-i Geylani) gibi, memattan (ölümden) sonra hayat-ı Hızıriyeye yakın bir nevi hayata mazhar olan evliyalar vardır.

Gavs'ın hususî ism-i a'zamı "Ya Hayy" olduğu sırrıyla, sair ehl-i kuburdan (kabirda yatanlardan) fazla hayata mazhar olduğu gibi, gayet meşhur Maruf-u Kerhî denilen bir kutb-u a'zam ve Şeyh Hayat-ül Harranî denilen bir kutb-u azîm, Hazret-i Gavs'tan sonra mematları (ölümleri) hayatları gibidir. Beyn-el evliya (evliyalar arasında) meşhur olmuştur." (Barla Lahikası)


Etiketler

Alâkalı Sorular

Yorum Yap

Yorumlar