Arama sonuçları: 100 sonuç bulundu.

"Gavs-ı Geylani (ks) birisinin ecel-i mübremi hususunda meşiet-i İlahiyeden (Allah’ın iradesinden) istimdat ve niyaz etmesiyle teehhürüne (ertelenmesine) vesile olduğunu ehl-i keşf haber vermişler..." Ecel-i mübrem değişmez ecel demek. Ama bu cümleye göre sanki değiştirilebiliyormuş gibi algılanıyor! Bu ifadeyi izah eder misiniz ve Gavs-ı Geylani'nin bu hadisesini de anlatır mısınız?
Bazı tarikat ehli kimseler, "Şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır. Muhakkak bir mürşid-i kâmile bağlanmak lazımdır" diyorlar. Bu sözü nasıl anlamalıyız?
Şeyh bayan muridine nazar bakışıyla uzun uzun bakabilir mi? Birde Efenedimiz(sav) yabancı kadına uzun uzun bakmış mıdır?
Şeyh Said ile Said Nursî aynı kişiler midir?
"Tarikat şeyh falan yoktur hak değildir, doğru değildir" diyen bir Müslümana ne diyebiliriz?
Deniliyor ki “Bediüzzaman hazretleri çocukken Abdülkadir Geylani’den himmet beklerdi. Cevizi kaybolsa; “Ya şeyh sana bir Fatiha, benim cevizimi buldur.” diye Ondan medet beklerdi.” Dua yalnız Allah’a yapılır. Nitekim Fatiha’da hep; “Yalnız sana kulluk eder, yalnız senden yardım isteriz” demiyor muyuz. İzahı nasıldır?
Tarikat şeyhi olan bir zat elini bayan müritlerine öptürdü.  Bunu biraz araştırdım ve Hz. Ömer Efendimiz de Mekke'nin fethinde kadınlardan biat alırken ellerini tutmuş diye bir blgiye ulaştım. Bu bilgi doğru mudur? Bir kadın yabancı erkeğin elini öpebilir mi? 
Osmanlı padişahlarının kardeşlerini haksızca katlettiği söyleniyor. Osmanlı şeriatle yönetilen bir devlet olduğuna göre kimden fetva almışlar. O zamanın Şeyhülislamı veya alimleri neye dayanarak fetva vermiş?
Bir zaman, müslim olmayan bir zât, tarîkattan hilafet almak için bir çare bulmuş ve irşada başlamış. Terbiyesindeki müridleri terakkiye başlarken, birisi keşfen mürşidlerini gayet sukutta görmüş. O zât ise ferasetiyle bildi, o müridine dedi: "İşte beni anladın." O da dedi: "Madem senin irşadın ile bu makamı buldum, seni bundan sonra daha ziyade başımda tutacağım." diye Cenab-ı Hakk'a yalvarmış, o ...
Ben ilk risaleleri tanıdım üstadı ve eserlerini seviyor ve okuyorum. Fakat hep tasavvufa da yakındım sufi yaşam tarzını benimsemiştim öyle yaşıyordum. Sonra sofi biri çıktı karşıma ve Peygamber torunu Gavs'tan söz etti sofinin böyle bir yere bağlı olduğunu bilmiyordum o zamana dek, onu bir yaşam tarzı sanıyordum, tasavvuf eserlerine de ilgim vardı okuyordum. Gavs'ı şeyh Bediüzzaman'ı üstad bilmemd...