Arama sonuçları: 1025 sonuç bulundu.

Ebced ve cifirle ilgili insanlar hata yapabilirler. Bundan dolayı bazı risalelerdeki yerlere karşı bakışımız nasıl olmalıdır?
Üstada ait matematik ya da geometri kitabının olduğundan bahsediliyor. Acaba bu konuda elinizde bir bilgi var mı?
Üstad 11. Lemada "bu fakir Said eski Said den çıkmağa çalıştığı bir zamanda, rehbersizlik den ve nefsi emmarenin gururunan gayet müdhiş ve manevi bir fırtına içerisinde akıl ve kalbim hakaik içerisinde yuvarlandılar." diyor. Burada rehbersizlikten ifadesi akıl ve kalbim hakaik içerisinde yuvarlandılar ile neyi kasd ediyor. İzah eder misiniz?
Üstad Bediüzzaman'ın siyasete bakışı nasıldı?
Mektubatta şöyle bir yer var: "Eğer yalan söylemişse, beni riyadan ve riyanın esası olan şöhret-i kâzibeden kurtarmaya yardımdır." Üstad'a atılan bir iftiranın, onun riyadan kurtulmasına sebep olmasını izah eder misiniz? 
"Zahir hale bakılsa, ilm-i hali bilmiyor gibi görünüyor; birden, bakarsın bir derya kesiliyor." talebesi üstada için ilm-i hali bilmiyor gibi görünüyor derken ne demek istemiş?
Bizler zamanın müceddidi olan Bediüzzaman hz.lerinin davasını, onun hizmetini nasıl layığıyla devam ettirebiliriz? Üstad bu konuda bizlere neler söylüyor? Bizim üzerimize ne gibi görevler düşüyor?
“Ahir zamanda insanların en hayırlıları evlenmeyenler, evlenmeyenler içinde çocuğu olmayanlar, çocuğu olanlar içinde de az çocuğu olanlar olarak hadiste rivayet edilmektedir.” şeklinde bir hadis rivayeti var mıdır ? Bediüzzaman hazretlerinin evlenmemesi "evlenip çoğalınız ahirette ben sizin çokluğunuz ile övüneceğim" hadisi ile ters düşmekte midir ?
"Hem büyük bir ricam var, beni hastahaneye sevk etmeyiniz. Bütün hayatımda, hususan bu yirmi iki sene tecrid-i mutlak ömrümde tahammül edemediğim bir vaziyete, yani tanımadığım hastabakıcıların hükmü altına mecbur etmeyiniz." Üstad niye hastabakıcıların ona bakmasını "tahammül edilemez" olarak nitelendiriyor? 
Barla lahikasının 1. Fıkrasında Hulusi ağabey üstadımıza: Son iki mektubunuzda sual edilen hususa cevap vermekliğim emir buyuruldu, diyor. Üstadımız Hulusi ağabeye ne sormuş?