Arama sonuçları: 1341 sonuç bulundu.

Sevmek, nefret etmek gibi hislerimiz mahluk mudur? yoksa emr-i itibari midir? 
Üstadımızın Hizb'ül Kur'an'dan bahsederken "okumasında hiçbir vesvesenin gelmemesi" ifadesini nasıl anlamalıyız? Okurken hç mi vesvese olmaz. Okurken kötü düşünceler aklımıza geliyorsa bunun sebebi nedir?
Risale-i Nur'un hizmet düsturları, Risale-i Nur öncesi dönemdeki hizmet düsturlarından farklı mıdır? Farklıysa bu fark nedir?
Kur'an-ı kerimde geçen Hüdhüd kuşu hakkında bilgi verir misiniz?
Gaye ve nizam delili ile hudus ve imkan delilleri ne demektir? Kıyaslar mısınız? Risale-i Nur'da neden daha çok gaye ve nizam delili tercih edilmiş?
C: Evvelen: Delil, kat‘iyyü’l-metîn olduğu gibi, kat‘iyyü’d-delâlet olmak gerektir. Halbuki te’vîl ve ihtimâlin mecâli vardır. Zîrâ nehy-i Kur’ânî, âmm değildir, mutlaktır. Mutlak ise takyîd olunabilir. Zaman bir büyük müfessirdir. Kaydını izhâr etse, i‘tirâz olunmaz.(( Hem de hüküm, müştak üzerine olsa, me’haz-i iştikākı, illet-i hüküm gösterir.)) Demek bu nehiy, Yahûdî ve Nasârâ ile yahûdiyet ve...
Huruf-u mukattaa nedir? Peygamberimize yahudiler gelmiş, "eliflammim gösteriyor ki senin ümmetinin ömrü kısa olacak" demişler. Bunun hakkında bilgi verir misiniz?
"İşte bunun gibi, hadsiz emârelerle gösteriyor ki, mevcudât-ı havâiye olan hurûfun, hususan hurûf-u kudsiyenin ve Kur’âniyenin, hususan evâil-i sûredeki şifre-i İlâhiyenin hurûfâtı, muntazam ve nihâyetsiz hassas ve zamansız emirleri dinler ve yapar gibi göründüğünden, elbette zerrât-ı havâiyede kudsiyet noktasında emr-i  كُنْ فَيَكُونُ ’un cilvesine ve İrâde-i Ezeliyenin tecellîsine mazhar hurûfât...
Risale-i Nur'da, Hüseyin-i Cisrî hazretlerinin Risale-i Hamidiye adındaki kitabında semavi kitaplarda Peygamber Efendimiz (asm)'ın geleceğini müjdeleyen yüz on dört işaret Türkçe ve İngilizce'ye tercüme edilip basılmış mıdır? Bu kitapta verilen işaretler hali hazırdaki İnciller'de halen mevcut mu? Mevcut ise nelerdir?
Hüsn-ü hatime ne demektir? Ehemmiyeti nedir?  Bir kişinin ebedi hayatta saadete ermesi, ehli cennet olabilmesi için hüsn-ü hatimeyle mi ölmesi gerek? Kişinin ömrünü nasıl geçirdiği etkilemez mi? Hüsn-ü hatimeyle vefat etmeyen ebedi cehennemlik midir? Hüsn-ü hatimeyle vefat eden direk cennetlik midir? Yoksa ebedi cehennemlik değil anlamında mıdır?