Arama sonuçları: 725 sonuç bulundu.

"Evet, zîhayatın bedeninde şahm suretinde iddihar edilen rızk-ı fıtrî, hadd-i vasat olarak kırk gün mükemmelen devam eder. Hattâ bir marazın veya bir istiğrak-ı ruhanî neticesinde iki kırkı geçer." Burda maraz da açlık nasıl uzuyor ve rızk-ı fıtri ne demektir?
Bu sıralar hayatımda bazı sorunlarla karşılaşıyorum. Bu sorunlar ailemle ilgili ve yıllarca hatta küçük yaştan itibaren yaşadığım sorunlar olduğu için zamanla çok yorgun ve halsiz hissetmeye başladım. Yine zamanla her şeyden elimi ayağımı çekip sadece düşünmemek için kendimi oyalamaya başladım. Bir süre sonra önünü alamadığım bir iradesizlik, tembellik boş vermişlik hali sardı. Her şeye rağmen hay...
"Nasıl ki bir saatin saniyeleri ve dakikaları ve saatleri ve günleri sayan haftalık saatin milleri birbirine benzer, birbirini isbat eder. Saniyelerin hareketini gören, sâir çarkların hareketlerini tasdîk etmeye mecbûr olur. Aynen öyle de, semâvât ve arzın Hâlik-ı Zülcelâl’inin bir sâat-i kübrâsı olan bu dünyanın saniyelerini sayan günler ve dakikalarını hesab eden seneler ve saatlerini gösteren a...
Teravih namazında 2. rekatta oturmadan devam edildiği zaman sehiv secdesi gerekir mi? Bir de 2. rekatta oturdukdan sonra yanılarak 3. rekatta oturup namazı 5 rekatta bitirmek doğru mudur?
6 isim ve 19 ayetten oluşan sekine ile ilgili olarak üstadın bu virdini hiç bırakmadan okumaya devam ettiğini okumuştum. Sekine ve başında bulunan 6 isim ile ilgili olarak üstadın veya hz Ali gibi başka büyüklerin bizlerin de okumasına yönelik bir tavsiyeleri varmıdır ? Eğer bize tavsiye edilmişse fazilet olarak sekineyi hangi niyetle okumalıyız ? 
Kastamonu lahikasinda Hz Ali'nin iki defa sırran beyeneten sırran tenevverat demesine binaen Bediüzzaman üstadın her vakit tam ihtiyat ve tam sakınmak vaziyetini muhafaza etmekle mükellefiz demesinde ihtiyatlı olmayı nasıl anlamamız gerekiyor? Üstadın yaşadığı dönemdeki tazyikatlar için mi geçerli, günümüze işaret eden bir yönü var mı? Devamında muhtelif tabakalardaki talebelerin vaziyetleri ehemm...
Bedîüzzaman Hazretleri İşarat’ül İ’câz adlı eserini, Birinci Dünya Savaşı devam ederken, cephede, hem de avcı hattında ve düşmanın top gülleleri arasında fırsat buldukça yanındaki bir talebesine yazdırmıştır. Benzeri görülmeyen böyle bir işe ve böyle şartlar altında niçin teşebbüs etmiştir?
Bizler zamanın müceddidi olan Bediüzzaman hz.lerinin davasını, onun hizmetini nasıl layığıyla devam ettirebiliriz? Üstad bu konuda bizlere neler söylüyor? Bizim üzerimize ne gibi görevler düşüyor?
Vefa, sevgide devamlılık olarak biliyoruz. Peki vefa sadece hal hatır sormaktan konuşmaktan mı ibarettir? Eğer bir nedenden dolayı konuşamayacak bir durumdaysa hiç görüşemiyorsa vefa borcu olan kişiye sadece dua etmesi yeterli midir?
Ben biraz takıntılı bir insanım. Bu yüzden risale okuyordum. Okurken vesveselerimi depreştiren bir yere denk geldim. Bunu sizinle paylaşıp doğrusunu öğrenmek ve rahatlamak istiyorum. 25. Lema 20. devanın sonunda diyor ki : "Bu vehmî hastalık çok devam etse, hakikate inkılâp eder. Vehham ve asabî insanlarda fena bir hastalıktır; habbeyi kubbe yapar, kuvve-i mâneviyesi kırılır. Hususan merhametsiz y...