Arama sonuçları: 187 sonuç bulundu.

Düğün davetiyelerine bayanın isminin yazılmamasının nedeni nedir
Eşlerin birbirini namaza kaldırma ve davet zorunluluğu varmı dır? Sabah namazına kaldırmazsa eş sorumlu olur mu? Veya namaza çağrıldığı halde kalkmazsa eş ne yapmalı? Zorlamalı mı yoksa eşler birbirlerini kendi haline mi bırakmalı?
"Mü’minler mabeyninde husumet ve adavet bir seyyiedir. O seyyie içinde kalb, ve ruhu sıkıntılarla boğacak bir azab-ı vicdanîyi, âlîcenap ruhlara hissettirir." Namaz kılmayan veya fasık olan birisi de ettiği adaveti ruhunda hissedebilir mi?
Bir mümin, diğer bir mümine kin ve adavet, düşmanlık ederse nasıl bir zulüm etmiş olur?
"Ben kendim, belki yüz def‘adan fazla tecrübe etmişim ki; bir mü’min kardeşe adâvetim vaktinde, o adâvetten öyle bir azab çekiyordum ki, şübhe bırakmıyordu, bu seyyieme muaccel bir cezâdır, çektiriliyor."  (28.lema sayfa 308)  1) Üstadımızın adavet etmesini nasıl anlamalıyız? Adavet ettiğini söylemeside de bir fazilettir ama dini emirlere en yüksek hassasiyeti gösteren ve herşeyini feda eden biri...
Bir gün Medine sokaklarında hz. Muhammed ashabı ile dolaşıyormuş. Bir kadın, karşılarına çıkmış ve evini şereflendirmeleri için kendisine and verip ricada bulunmuş bu yürekten daveti kabul edip eve girmişler bakmışlar ocakta ateş yanmakta ve çocuklar bunun etrafında oynamaktalar kadın şöyle sormuş: Ey Allah'ın resulü Allah mı kullarına daha merhametlidir, yoksa ben mi çocuklarıma daha merhametliyi...
Dokuz emirden birincisinde geçen "Başka mesleklerin adaveti ve başkaların tenkisi, onun fikrine ve ilmine müdahale etmesin. Onlarla meşgul olmasın." kısmını izah edebilir misiniz?
"Derece-i i‘câzda belâgat-i Kur’âniyedir. O belâgat ise, nazmın cezâletinden ve hüsn-ü metânetinden; ve üs­lûblarının bedâatinden, garib ve müstahsenliğinden; ve beyânının berâetinden, fâik ve safvetinden; ve maânîsinin kuvvet ve hak­kāniyetinden; ve lafzının fesâhatinden, selâsetinden tevellüd eden bir belâgat-i hârikulâdedir ki, benî-Âdemin en dâhî edîblerini, en hârika hatîblerini, en mütebahhi...
Kur’an’ın inkârcıları susturmak için onlara Kur’an’ın benzeri bir söz söylemeye davet ederek meydan okuduğunu işittik. Bunun nasıl bir meydan okuma olduğunu açıklar mısınız?
Kur’an pek çok ayetinde, indiği asırdan bu zamana kadar, onun Allah kelâmı olduğuna inanmayan insanları benzeri bir kitap getirmeye, hatta bir satırlık kısa bir suresinin benzerini getirmeye davet ettiği halde kâfirlerin buna hemen hiç teşebbüs etmemelerinin sebebi nedir?