Arama sonuçları: 1983 sonuç bulundu.

Allah rızasını asıl gaye yaparak, ancak sınav zamanı gibi belirli koşulları da vakit olarak görmek suretiyle belirli sureleri belirli sayılarda okumak doğru mudur? Dinimizde böyle bir uygulama var mıdır? Sınavda başarı ve Fetih suresinin 41 kere okunması gibi.
Dua ederken kendimde şöyle bir halet hissediyorum: "Sen duanı maddi ve manevi isteklerine alet ediyorsun. Halbuki dua ibadetin ta kendisidir ve ibadetler de Allah için olmalıdır. Dolayısı ile duan Allah için değil kendin içindir." Burada sanki bir tezat varmış gibi hissediliyor. Bu konu hakkında bilgi verebilir misiniz? Dua ederken nasıl bir halet-i ruhiyyeye sahip olmalıyız?
Dua ederken nasıl bir ruh hâli içinde olmalıyız? Ayrıca, “Kulum beni nasıl bilirse ben ona öyle muamele ederim” hadis-i kudsîsi sadece ahiret hayatı için mi geçerlidir?
Hastalar Risalesi'ndeki 17. Deva'nın haşiyesinde geçen "Evet bir kısım hastalıklar duanın sebebi vücudu iken dua hastalığın ademine sebep olsa duanın vücudu kendi ademine sebep olur. Bu da olamaz" bölümünü nasıl anlamalıyız?
Dünya hayatını sevmemek ve dünya hayatından kendimizi soğutmak ve ahiret merkezli bir hayat yaşamak için nasil bir yol takip etmeliyiz ?
Hz. Üstad'ın talebelerine yazdığı bir mektupta "Dünyevî merakâver meselelere bakıp, vazife-i bâkiyenizde fütur getirmeyiniz." Bu cümleyi nasıl anlamalıyız izah eder misiniz?
"Dünyada içki içen cennete gitse bile içkiden mahrum olur" diye bir hadis okudum. Üstadın bu konuda şöyle bir yazısını okudum: "Orada herkes her nimetten derecesi nispetinde faydalanır" diyor. Buna göre bu hadis nasıl anlaşılmalıdır? Yani cennette bazı nimetlerden mahrum olmak söz konusu mudur?
Mektubat, üçüncü mektupta geçen; “Bir sene yirmi beş bin senelik uzun bir seyahata alışan küre-i arz...” kısmını nasıl anlamalıyız? Burada geçen yirmi beş bin seneden maksat nedir? Ve bir senede nasıl yirmi beş bin senelik mesafe kat edilir?
24. Söz 8. asılda "Zîrâ kıyâmet dünyanın ecelidir. Dünyanın ömrüne nisbeten bin veya iki bin sene, bir seneye nisbetle bir iki gün veya bir iki dakika gibidir." cümlesindeki zaman kavramını izah eder misiniz?
Şefkat Tokatları Risalesi'nde, "Kur'an hizmetinde bulunana; ya dünya ona küsmeli veya o dünyaya küsmeli. Tâ ihlas ile, ciddiyet ile hizmet-i Kur'aniyede bulunsun." deniliyor.  İnsanın dünyaya küsmesini anlıyoruz da dünya insana nasıl küser?